Birçok toplumda sadece şeker ihityacı dışında bir sağlık, güzellik ve zenginlik kaynağı olarak görülen balın yüceltilmesiyle ilgili en güzel örneklerine M.Ö. 3200 dolaylarında eski Mısır hierogliflerinde rastlıyoruz. Arı sembolü fravunları temsil ediyordu ve bal Güneş Tanrısı Ra’nın “dünyadaki gözyaşları” olarak görülüyordu.
Herodot’un Mısır tarihinden bize aktardığına göre, Mısırlılar tanrılarına adayacakları hayvanları un, kuru üzüm, incir ve çeşitli aromaların balla harmanlanmasından oluşan bir karışımla doldururlarmış. II. Ramses dönemindeki memurların maaşlarının bir kısmı bal ile ödeniyordu. 1 kavanoz bala çok rahat bir eşek veya inek alınabiliyordu. Romalılarda ise arıcılık bilgisi genel kültür olarak görülmeye başlanmıştır ve pekçok ünlü bilim adamı ve tarihçi arıcılıkla da uğraşmıştır. O zamanlar hali vakti yerinde olan her Romalının en az bir kölesi arıcılık ile uğraşıyormuş ve her birinin ciddi büyüklükte kolonileri varmış. İnsanlar için kovan sahibi olmak önemli bir zenginlik göstergesi sayılıyormuş.
Hayatını son derece tutumlu bir şekilde yaşamış olan 109 yaşındaki bilge Demokritos, ölüm vaktinin çokta uzakta olmadığını kavradığında, her gün biraz daha az yemeğe karar verir. Bu nedenle çeşitli besinlerden birer birer vazgeçer. Tam da en son yiyecekten vazgeçtiği gün Tanrı Demeter’in adına düzenlenen festival başlar. Yaşlı bilgede bu kutsal günde ölerek tanrı Demeter’ e saygısızlık etmek istemez. Bunun üzerine festival boyunca içi bal dolu bir kabı burnuna götürüp, yaklaştırıp koklamakla yetinir. Festival bittiğinde bal kabı önünden alınan yaşlı bilge, anında ölür. Anlatılanlara göre Eflatun ve Pindar gibi büyük şairlerin ağızlarından çıkan sözleri de arılar taşımış dillerine. Belki de doğumdan hemen sonra ağlayan bebeklerin dillerini ballı bir bezle saran Senegal ve Ivory adalı kadınların zihinlerinden de aynı düşünceler geçiyordur. Neolitik çağlardan itibaren Babil, Sümer ve Girit gibi birçok medeniyet önemli insanlarını balla birlikte gömmüştür. Çünkü bal diğer dünyaya girişin anahtarıdır. Bir inanışa göre, İskender de ölümden sonra halis balla mumyalanmış.